Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

5 Ekim 2010 Salı

Bir erkek ve bir kadının evliliğe bakış açısı...

Bu "AVATAR" başka...

Geçenlerde internette sörf yaparken çok müthiş bir dalga yakaladım. Yanda resmini gördüğünüz grubun albümünü indirdim ve dinledim. Tarzları müthiş. "Melodical Dead Metal" tarzı. Yolculuk esnasında dinlenilirse müthiş zevk veriyor. Ofis ortamında dinlerseniz başağrısı yapabilir. O yüzden hareket halindeyken dinlemenizi öneriyorum. İsteyen arkadaşlar benden albümü alabilirler...

"Ne ka küfte, o ka ekmek..."

İstanbul dilinde herkesin bildiği bir deyim vardır: "Ne ka küfte, o ka ekmek"

Bazılarımız, hatta büyük bir çoğunluğumuz bu deyimi "ne kadar köfte, o kadar ekmek" olarak bilse de doğrusu "ne ka küfte, o ka ekmek" imiş.

Peki nereden çıkmış bu deyim?

İkinci dünya savaşı yıllarında ekmek karne ile satılıyormuş. Köfteciler de zorunlu olarak bu duruma ayak uydurmuş ve müşterilerini "ne ka küfte, o ka ekmek" diye uyarmışlar. Yani yediğin köfte kadar ekmek. Bir porsiyon köfte yersen çeyrek ekmek, bir buçuk prosiyon yersen yarım ekmek...

Umarım o günlere geri dönmeyiz...

4 Ekim 2010 Pazartesi

Sümenaltı etmek...

Sümen, Türk Dil Kurumu tarafından, üzerinde yazı yazmaya, arasında evrak saklamaya yarayan deri kaplı altlık olarak tanımlıdır.

Bilindiği gibi devlet dairelerinin resmi yazılara cevap vermemek gibi bir seçeneği yoktur.
İster başka bir resmi kurumdan, ister özel kişi ya da kuruluşlardan gelmiş olsun, usulünce düzenlenmiş bir dosya evrak kayıda girdiği andan itibaren mutlaka işleme konmak ve belli bir sürede sonuçlandırılmak zorundadır. Ancak yine çok iyi bilindiği gibi bürokratlar, devletin âli çıkarlarına aykırı olduğunu düşündükleri (ya da basitçe işlerine gelmeyen) bir işi asla yapmazlar.
Bu durumda en pratik yol evrakı kaybetmektir. Gel gör ki kayıt edilerek resmiyet kazanmış bir evrak asla kaybolmaz, bu yanlış yer masanın üzerinde masumca duran sümenin altı olabileceği gibi, ilgisiz bir dosyanın arası, arşiv odasının dip köşesi, çay ocağında kesme şekerlerin durduğu raf da olabilir. Tüm bu yanlış yerler memur jargonunda sümen altıdır.
Aslında bu iş sadece devlet kurumunda olmuyor, özel sektörde de bazen sümen altı oluyor sanırım, ne dersiniz?